Gunana (Türkiye) davasında AİHM'nin 20 Kasım 2018 tarihli kararı (Şikayet N 70934/10 ve diğer şikayetler).
2010 yılında şikâyetçilere şikayetlerin hazırlanmasında yardımcı olunmuştur. Daha sonra şikayetler Türkiye'ye iletildi.
Bu durumda, bir ıslah kurumunun tutuklularından gelen şikayetler, bu kayıtların bir terör örgütü tarafından propaganda içerdiği gerekçesiyle gözaltında tutulan kayıtların yasadışı bir şekilde ele geçirilmesine karşı temyiz edilmiştir. Dava, İnsan Haklarının ve Temel Özgürlüklerin Korunması Sözleşmesinin 10. Maddesinin gereklerini ihlal etmiştir.
DAVANIN KOŞULLARI
Başvuranlar, üç mahkum, idarenin kurumdan çekilmesinden (ya odaların aranması sırasında ya da belgeyi ziyaretçiye teslim etme girişimi sırasında), bu kayıtların propaganda içerdiği gerekçesiyle, sayfalarda veya defterde yaptıkları kayıtlardan aldıkları kayıttan şikayetçi olmuşlardır.
DOĞRU SORULARI
Sözleşmenin 10. maddesiyle ilgili olarak. Başvuranlar tarafından yapılan tartışmalı notlar, şüphesiz ifade özgürlüğünün bir sonucudur. Dolayısıyla kayıtların ele geçirilmesi başvuranların özgürlüğüne bir müdahale teşkil etmiştir.
Hiçbir koşulda gözaltında tutulan kişilerin kayıtlarına el konulması için Türk makamları tarafından belirtilen mevzuat hükümlerinin veya kurumların idaresinin hiçbiri. Özellikle, ilgili devlet makamlarının tartışmalı önlemlerin yasal temeli olarak gördüğü yasa hükümleri, gözaltına alınan kişilerin, mektupların, faksların veya telgrafların alınması ve ayrılması ile ilgili olup, hücre aramaları sırasında veya nakil sırasında kayıtlarının ele geçirilmesine ilişkin değildir. ziyaretçiye kayıtları.
Aksi takdirde, ilgili kurumlar, benzer durumlarda bile, başvuranların kayıtlarına el konulması için çeşitli yasal gerekçeler sağlamıştır.
Kısacası, Türk makamları, tutuklulara ait kayıtların kaldırılması ve düzenli yazışma yapmamaları için, karşılık gelen devletin yasal sisteminde mevcudiyetini kanıtlamamıştır.
KARAR
Dava, Sözleşme'nin 10. Maddesi ihlal edilmiştir (oy birliğiyle kabul edildi).
Avrupa Mahkemesi ayrıca oy birliğiyle, başvuranlardan biriyle ilgili olarak Sözleşme'nin 6 § 1 maddesinin ihlal edildiğine karar vermiştir.
TAZMİNAT
Sözleşmenin 41. Maddesinin uygulanmasında. Avrupa Mahkemesi, manevi tazminat olarak iki birinci başvurana sırasıyla 2.000 ve 1.500 avro ödenmesine karar vermiştir (üçüncü başvuranın başvurusu son sürenin ihlaliyle yapılmıştır) ve maddi zarar tazminat talebi reddedilmiştir.